BİZ BU ELDEN GİDİNCE .
------Ey sivri tepelerinin derin vadilerin sessizliğine bürünmüş şışıl şırıl buz kristallerinin arasında o sessizliği bozan o derenin fısıldayan nagmeleri arasında üç beş yaşlı emekliye mi dinletirsin o nagmeleri o ıssızlıgı bozan nagmelerin bazan hüzünle aglar bazan şen kahkaha ile dolar o vadinin derinliklerine ;
----------Hayat da öyle anlar vardır ki bazan hüzün dolu anılar bir film şeridi gibi gelir gözlerinin önüne kahırlanır çekersin içini ıhlayıp durur aglayamazsın ;bazan da öyle gelir ki yaşarsın o anı şen bir kahkaha dolar kulaklarına açılır agzın avazınca bagırmak istersin işte benim için sen her iki ansın ZİGANAM.
.....................Sen not tutamazsın anı yaşatırsın ben tuttugum notlardan sen haber ver ZÜGANAM. Benim peştamalımda olanlar sende AN lar da gizlidir,o AN lar ki şimdi sende yok ZİGANAM. Benim arşivimdesin ama ben yoksam artık arşinde yok sen de yok bende yok sen o anı yaşıyorsun ZİGANAM. Bak sen beni ben seni bilirim ZİGANAM.Artık senin ekmegini suyunu havasını sosyal hayatını AN larını yaşamıyor;SUDEler,ALİCAN lar,BELİZNAZ lar, MERTCANlar bizde tarihe senin gibi not düştük unuttuk YETER leri UFAGETler kapazenin KADIR ları çakır AHMET leri HAYRETTİNleri o küçük ayı kuzu seslerini.Çal avazın çıktıgı kadar gece yarısı açlıktan bagıran gara eşegi
----------------ZİGANAM ben sende gördüm vefayı sosyal dayanışmayı sosyal adaleti ; Ben oraları terkedeli belki para pul mal mülk tiyatro sinema belki eşşek sürmeyi degilde araba kullanmayı yeyledim inan ki oradaki kadar mutlu olmadım .Gel ben ettim sen eyleme bugün benim canlım gelmezsede bir şekilde gelecegim affet beni al o derinliğine hı hı indir o pohça kalbine yine d sen AF et beni ZİGANAM
Facebook paylaş
Twitter paylaş
RSS 
Künye
